Oyun dünyasında adını halihazırda duymaya başladığımız, gelecek yıllarda da bol bol duyacağımıza emin olduğumuz SuperGear’ın kurucularından Yasin Demirden ile sektör, geçmiş ve gelecekteki projeleri üzerine özel bir röportaj gerçekleştirdik.
1. Ülkemizde kurulan mobil oyun şirketlerinin dünyada sıkça adından bahsettirdiğini görüyoruz. Bu önemli başarının temel nedeni nedir?
‘Türkiye’de kurulan mobil oyun şirketlerinin dünya çapında adından sıkça söz ettirmesi, Türk oyun geliştiricilerinin global oyun pazarına hızlı adaptasyonunun bir sonucu. Özellikle mobil oyun sektörünün yükselişiyle birlikte hyper-casual ve casual oyun türlerinde ciddi bir büyüme yaşandı. Türk oyun geliştiricileri, bu büyüme dalgasını hızla fark edip buna uygun ürünler geliştirerek başarıyı yakaladı.’
2. Önümüzdeki dönemlerde bu başarıların hangi noktalara ulaşacağını düşünüyorsunuz?
‘Türk mobil oyun şirketleri, mobil oyunların çıkış yaşadığı 2010’lu yılların başından beridir dünya genelinde dikkatleri üzerine toplayan oyunlar yapmayı başardı. Başka bir deyişle daha ilk günlerden masadaki yerimizi aldık. Şu anda en çok kazanan mobil oyunların bir Türk şirketine ait olması, bu başarının gelecekte daha da artarak devam edeceğinin göstergesi. Bu sayının artmasını ve başarılarının devamını bekliyoruz.’
3. Ülkemizde oyun sektörünün neredeyse emekleme adımlarındayken bilgisayar oyunları çıkartarak sektörün içinde yer aldınız ve şimdi ise mobil bir yarış oyunu yapıyorsunuz. Bu kararı nasıl aldınız? Bilgisayar oyunları tecrübeleriniz oyununuza nasıl bir katkı sağlıyor?
‘Dışarıdan bakıldığında şu an mobilden PC’ye geçmek popülerken, bizim 20 yılı aşkın PC geçmişimizi bırakıp mobile geçmemiz ilginç gelebilir. Ancak bu pazarda gördüğümüz bir fırsatı değerlendirmek istememizden kaynaklanıyor. Halihazırda mobil oyun pazarını dolduran ve nitelik sorunu yaşayan o kadar çok oyun var ki, bu pazarın adeta bir çöplüğe dönmüş olması şaşırtıcı değil. Bu durum mobil yarış oyunları kategorisi için de geçerli. Özellikle yüksek prodüksiyon kalitesine sahip yarış oyunu sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor. Biz bu durumun ciddi bir fırsat doğurduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla mevcut olan birkaç rakipten daha iyi bir ürün yaparsak pazar lideri olabiliriz.’
4. Sizce o günlerden bugünlere gelene kadar ülkemizde oyun sektörü anlamında ve algıda neler değişti?
‘İlk başladığımız yıllarda Türkiye’de bir oyun endüstrisinden bahsetmek mümkün değildi. Şu anda bir sektörümüz var. Ülke video oyunlarının ve sektörün farkına varmış durumda. Gençler üniversitelerde ilgili bölümlere eğitim almaya gidiyor. Yüzlerce oyun projesi ve oyun şirketi mevcut. Devletimiz bu konularda teşvikler sağlıyor. Dünyanın ilgisini çeken ve milyonlara ulaşan, alanlarında çok iyi oyunlar çıkıyor. Bunları ihraç ediyoruz. Bu topraklardan çıkan iki unicornumuz bile var. Yurtdışındaki Türk girişimciler de kurdukları oyun şirketleri ile sektörün tozunu attırıyorlar. Oralarda da unicorn’larımız var. Tabi ki bu herkesin ilgisini çeken, ‘oyun deyip geçmeyin’ dedirtecek cinste ciddi konular.’
5. İlk mobil oyununuz drag türünde olacak, daha sonra farklı türlerde de faaliyet göstermeyi düşünüyor musunuz?
‘Biz Racing Kingdom adını verdiğimiz bir yarış oyunları evreni yaratıyoruz. Drag ile başlayıp, zamanla drift, off-road, motocross gibi farklı yarış türlerine geçiş yapacağız. Sadece mobil platformlarla sınırlı kalmayıp, PC ve konsol gibi diğer platformlarda da oyunlar geliştireceğiz. Bu, topluluğumuzun farklı platformlar arasında etkileşim içinde kalmasını sağlayacak.’
6. Grafik kalitesi, gerçekçi ses ve optimizasyon gibi konularda ciddi atılımlarınız var. Racing Kingdom ile ilgili planlarınızı paylaşır mısınız?
‘Racing Kingdom ile ilgili planlarımız, ultra gerçekçi görsellik, ses ve optimizasyona odaklanıyor. Oyunlarımız, çıktıkları dönemin en iyi grafiklerine, en gerçekçi seslerine ve her platformda en iyi optimizasyona sahip olacak şekilde tasarlanıyor. Oyuncularımızın Racing Kingdom oynarken maksimum keyif almasını hedefliyoruz. Bunun yanısıra Racing Kingdom zamanın ruhunu yakalayan bir oyun evreni. Oyuncuların hasretini çektiği tipte çoklu oyun opsiyonları, turnuvalar, bireysel kapışmalar bu evrenin olmazsa olmazları. Racing Kingdom ile yarış oyunları algısını bir üst seviyeye çekmeyi planlıyoruz. Yenilikçi pek çok fikri hayata geçirerek bu alanda kalıcı değişiklikler yapmak istiyoruz. Sıfırdan araba yapımı, oyuncular arası alım-satım ekonomisi, tek komünite tek ekonomi mantığı, evcil hayvanınızı oyuna taşıma bu yeniliklerden sadece birkaçı.’
7. “Demirden Kardeşler” olarak sektörde adınızdan çok ses ettirmişsiniz. Bunu neye bağlıyorsunuz?
‘Bunun arkasında birkaç önemli etken bulunuyor. Öncelikle işimize olan tam adanmışlığımız, her projemizin temel taşıdır. Bunun yanı sıra, çoğu kişinin cesaret edemediği oyun sektörü gibi bir alana çok önce girmiş olmamız ve bu alanda karşılaştığımız zorlukları aşmamız, başarımızın önemli bir parçasıdır. İşimize duyduğumuz inanç, engeller karşısında bizi daima ileriye taşıyor. Son olarak, yaptığımız her işte gösterdiğimiz yüksek kalite anlayışı, sektördeki tanınmamızı ve başarımızı pekiştiriyor. Bu unsurların hepsi bir araya geldiğinde, sektörde başarılı olmamız ve tanınmamız doğal bir sonuç haline geliyor.’
8. Son olarak sizleri takip eden ve yeni oyununuzu sabırsızlıkla bekleyenler için söylemek ve eklemek istediğiniz şeyler var mı?
‘Son olarak, yeni oyunumuzu sabırsızlıkla bekleyen takipçilerimize şunu söylemek istiyorum: Oyunumuza gösterilen ilgi bizi çok heyecanlandırıyor. Yarış oyunları evrenini tasarlamak için sabırsızlanıyoruz. Arkadaşlarınızla rekabet edebileceğiniz, evcil hayvanınızla yarışlara katılabileceğiniz ve klanınızla bölge savaşlarına girebileceğiniz harika bir evrene adım atmaya hazır olun!’
