Türkiye’de üretiliyor! Litresi 2,5 milyon lira yok satıyor

Efsane Yarış Atı Baba Mevlüt’ün Spermalarına Yoğun Talep Devam Ediyor

1930’lu yıllardan bu yana Arap atı yetiştiriciliğinde öncü olan Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), Karacabay Tarım İşletmesi’nde yetişen ve at yarışlarının efsane ismi Caş’ın yavrularından biri olan Baba Mevlüt’e yoğun ilgi sürüyor. 2009 yılında doğan Baba Mevlüt, 2011 yılında satıldıktan sonra başarılı bir yarış hayatı geçirdi ve 2017’de TİGEM tarafından geri alındı.

Baba Mevlüt, yeni yarış atlarının üretiminde kullanılan efsane bir aygır haline geldi. Sahibini koşarken mutlu eden Baba Mevlüt’ün yavruları milyonlarca liraya alıcı bulurken, spermaları da rağbet görüyor. Bugün, başarı dolu Baba Mevlüt’ün spermaları 250 bin liradan alıcı buluyor. Hesaplamalara göre, ortalama 100 ml sperma için litresi tam 2,5 milyon liraya satılıyor.

SAFKAN ATI ARAP YETİŞTİRİCİLİĞİNİN MERKEZİ

Karacabey Tarım İşletmesi İdari Müdür Yardımcısı Ali Yağlıcı, Türkiye’de safkan Arap atı yetiştiriciliğinin temelinin 1930’lu yıllarda Karacabey harasında atalarının getirilmesiyle atıldığını belirtiyor. Yağlıcı, “Tüm Türk Arap yarış atlarının kökeni, Türkiye’ye getirilen bu aygırlar ve kısraklara dayanıyor. Türkiye’nin yarış maksatlı safkan Arap atı yetiştiriciliği, bu harada başlamıştır.” şeklinde konuştu.

ÖZEL TALEPLERE DİKKAT EDİLİYOR

Yağlıcı, 2006 yılında işletmede dondurulmuş aygır sperma üretim laboratuvarının kurulduğunu hatırlatarak, laboratuvarın amacının, efsanevi aygır Caş’ın genetik materyalini korumak ve ileride kullanmak olduğunu ifade etti. Halen, Caş’ın dondurulmuş sperması bulunsa da satılmıyor. Yaklaşık 40 aygırın spermalarını satarak muhafaza ettiklerini belirten Yağlıcı, “Geçmişte, yurt dışına da sperma satışı gerçekleştirdik. Gelen talepleri inceler, kısrakların uygunluğunu kontrol ederiz. Eğer şartlar uygunsa, talebe göre spermaları satarız.” şeklinde konuştu.

Efsane yarış atı Caş’ın ün yapmış yavrusu Baba Mevlüt’ün spermalarına olan talebin yüksek olduğunu vurgulayan Yağlıcı, “Bir doz spermanın fiyatı 250 bin lira. Baba Mevlüt’ten yavru sahibi olmak isteyenler, başvurularını yapar, ücretlerini ödeyip spermalarını alırlar. Taze spermaları verir ve yavru garantisi sunarız” açıklamasında bulundu.

Yağlıcı, laboratuvarda muhafaza edilen spermaların talep olması halinde satıldığını belirterek, “Hayatta olan aygırların spermlerini satarız ancak ölmüş olanların spermleri gelecek için korunur” dedi.

Related Posts

Bakan Işıkhan: 2024’te 357 Milyon TL “emzirme ödeneği” sağladık

Bakan Işıkhan: 2024’te 357 Milyon TL “emzirme ödeneği” sağladık

Hem ücretsiz hem beş yıldızlı! Sayıları arttı

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan önemli bir açıklama geldi. Ekonomik şartların her geçen gün ağırlaştığı koşullarda milyonlar tatil planının en ekonomik şekilde yapma uğraşında. Ancak birçok plaja girmek imkansız. Kullanıımı normalde halka ait olan …

Euro Bölgesi ekonomisi ilk çeyrekte büyüdü

Euro Bölgesi ekonomisi, yılın ilk çeyreğinde önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,6 büyüme kaydetti.

Ucuz Çinli araç devri sona ermek üzere: Türkiye de etkilenecek

Çinli yetkililer, BYD ve Xiaomi gibi elektrikli araç devlerinin yöneticilerini Pekin’e çağırarak otomotiv sektöründeki yıkıcı fiyat rekabetine son verilmesi için uyardı. Üreticilere maliyetin altında satıştan kaçınmaları ve tedarik zincirini zora sokacak uygulamalara son vermeleri istendi.

İtalyan perakendecilerin yüzü gülüyor

İtalya’da perakende satışlar, Nisan 2025’te bir önceki aya göre yüzde 0,7 oranında arttı. Bu artış, Mart ayında revize edilen yüzde 0,4’lük düşüşün ardından gelirken, piyasaların öngördüğü yüzde 0,2’lik artışın da oldukça üzerinde gerçekleşti …

Teşekkür, takdir, cevap hakkı

Salı gün yayınlanan “Türkiye Paçozluk Olimpiyatları” yazımın ardından çok önemsediğim bir şey oldu. Yazıma, düzenledikleri Baharfest bağlamında konu ettiğim Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nin rektörü Süleyman Kızıltoprak beni aradı ve “o iş öyle değil, bildiğiniz gibi değil” dedi. Önemsediğim şey de bu oldu. Burnundan kıl aldırmayan, en küçük eleştiride doğrudan iletişim kurmaya cesaret edemeyip beni “abileri”ne şikayet eden bürokratların aksine Süleyman Hoca tüm medeni cesaretiyle beni arayıp